AYNALIKAVAK KASRI |
AYNALIKAVAK KASRI Istanbul'un en büyük üç sarayindan biri olan Tersane Sarayi'nin günümüze ulasan tek yapisi Aynalikavak Kasri'dir. |
I .Ahmed'in, Okmeydani ve Eyüp Sultan'a yakinligi nedeniyle 1614'te yaptirdigi ilk kasirda Sultan (Deli) Ibrahim dogmustur. Sultan Ibrahim büyüdükçe, yeni yeni binalar yaptirarak burayi Tershane Sarayi haline dönüstürür. 1678 yangini sonrasinda, onarimlar ve düzenlemeler ile yeni köskler, kasrlar eklenir. Bu yeni eklenenlerden birisi Aynalikavak Kasri'dir. Diger kasirlarda oldugu gibi Aynalikavak'ta da bezemelerin en yogun oldugu, bazen de gökkubbe çagrisimli basyapit düzeyindeki ahsap kubbeler divanhanenin görkemine görkem katmistir. Okmeydani yönündeki divanhanenin köseleri pahtli, kare orta mekanin sedirlerle donatilan üç mekani vardir, dördüncüsü yerine disariya büyük bir saçakli gölgelik eklenmistir. Divanhane “eksensel” yerlesimin en ucundadir. Gerisinde alisilagelenden daha uzun, daha genis bir sofa; tüm diger mekanlari iki yaninda derler toplar. Bu uzun sofa Haliç yönünde disa tasirilan bir eyvanla biter. Böylelikle iki yöne bakis saglanmis olmasi, kasrin hem “tir” (ok) atma, hem de “Seyr-i donanma” için kullanildiginin bir kaniti. Divanhanenin yanindaki arz odasi da III.Selim dönemi yönelimlerine uygun bezenmistir. Meyil nedeni ile iki katli yapilan kasrin, alt katinda hizmet mekanlari bulunur. Degisik onarimlarla III.Selim dönemindeki görüntüsünü günümüzde de koruyabilen Kasir, bir süre müze4 olarak yeniden islevlendirilmistir. Aynalikavak Kasri, Osmanlilar'in bir zamanlar Bogaziçi ladar benimsedikleri ve iki kiyisini yali ve saraylarla doldurduklari Haliç'in o parlak dönemlerini animsatabilecek tek yapidir. |